10 Kasım 2011, Köstence Kütüphanesi

Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu, büyük lider Mustafa Kemal Atatürk’ü, ebediyete intikalinin 73nci yıldönümünde anmak üzere toplanmış bulunuyoruz.

Aslında bu yıl Cumhuriyetin kuruluşunun 88. Yıldönümü vesilesiyle Başkonsolosluk olarak 29 Ekim 2011 tarihinden başladığımız ve bugünkü anma töreniyle noktaladığımız bir dizi  etkinlikte Ulu Önder Atatürk odak noktasıydı.

Bu çerçevede, Türkiye’den bir akademisyenimizin konuk olarak katıldığı ve ilki Köstence Valiliğinde düzenlenen konferanslarda Atatürk döneminde Türkiye-Romanya ilişkileri ele alındı. Ayrı bir konferansla birlikte Şaguna Üniversitesinde sergilediğimiz ve bugün de  Kütüphanenin lobisinde sergilenmeye başlayan “Atatürk Fotoğrafları” ile Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıllarına ait olan karelerde modern Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu ve ardından sosyal, ekonomik ve politik alandaki toplumsal dönüşüm sürecini yansıtmaya çalıştık.

Bugünkü törenimizde de Atatürk’ün askeri dehası ve 20. yüzyılın yetiştirdiği en büyük lider olarak vasıfları, değerli eğitimci ve şair Emel Emin tarafından anlatılacak, Atatürk’ün sanat ve müzik sevgisi de Ulu Önder’in sevdiği parçaları seslendirecek olan Ovidius Üniversitesi Öğretim Üyesi Piyanist Necla Ionescu ve öğrencileri tarafından işlenecek. Kendilerine şimdiden teşekkür ediyorum.        

Türk ulusu olarak 20. yüzyılın yetiştirdiği en önemli lider olarak tarihte yerini almış bir önder  yetiştirmenin haklı gururunu taşımaktayız. Bu gururu Romanya’da Dobruca bölgesinde asırlardır yerleşik soydaşlarımızla birlikte paylaşmak ve çağdaş Türkiye’nin önderini Türk-Tatar Birlikleri yöneticileriyle, Türk işadamlarımızla, öğretmenlerimiz ve din görevlilerimizle, kısacası tüm vatandaşlarımız ve soydaşlarımızla beraber anıyor olmak bu töreni çok anlamlı kılmaktadır.

Atatürk’ün dış Türklere yönelik yaklaşımı her zaman “Yurtta sulh, cihanda sulh” ilkesiyle uyum içinde olmuştur. Dolayısıyla diğer devletlerin toprak bütünlüğüne ve egemenliklerine müdahale etmeden, bu ülkelerde yaşayan soydaşların dil, tarih ve kültür birliğinin sağlanması ve ilgili devletlerin bu hususlara saygılı ve adil olmalarının önemi vurgulanmıştır. Bölge ülkeleriyle ilişkilerde ve imzalanan anlaşmalarda bu ülkelerde yaşayan Türk soylu azınlıkların durumlarının iyileştirici ve olumlu bir zemine oturtulmasına gayret edilmiştir.

Atatürk, anavatan dışında yaşayan soydaşlara büyük önem vermiş, Balkanlar ve Türk soyluların yaşadığı diğer bölgelerde Dış Türklerle irtibatı koparmamak, daima işbirliği ve karşılıklı iletişim içinde olmak politikasını gütmüştür. Atatürk’ün bu politikasında “din, inanç ve kültürün” bizleri birbirimize bağlayan birer köprü olduğu anlayışı yatmaktadır. Siz soydaşlarımızla tüm önemli günlerimizi bir arada idrak ediyor olmamız bu köprülerin sağlamlığını ortaya koymaktadır.  

Atatürk’ün anavatanla soydaşlarımız arasında kültürün köprü işlevi gördüğüne ilişkin yaklaşımına paralel şekilde Köstence’de soydaşlarımızın kültürel kimliklerini korumalarına ve vatandaşlarımızın kültürel bağlarını sürdürmelerine katkıda bulunacak olan Yunus Emre Türk Kültür Merkezi’nin resmi olarak açılacağını bu vesileyle duyurmaktan memnuniyet duyuyorum. Türk kültürünün Romen halkına tanıtılmasında da önemli rol oynayacak olan Köstence Yunus Emre Türk Kültür Merkezi’nin açılışı 14 Kasım Pazartesi günü saat 10:30’da Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Ertuğrul Günay tarafından gerçekleştirilecek. Açılışta tüm vatandaşlarımızı ve soydaşlarımızı aramızda görmekten mutluluk duyacağız.   

Ulu Önder Atatürk’ün ruhu şad olsun diyerek, bu törenin düzenlenmesine emeği geçen herkese, törende yer alan okullarımızın değerli öğretmenleri ve öğrencilerine şahsım ve Başkonsolosluğumuz personeli adına içten teşekkürlerimi sunuyorum.